Sunday, April 30, 2006

Irtica..

“İrticâ” tabiri Arapça'dan dilimize geçmiştir; menşei, “dönüş, geriye dönme” manalarına gelen rücu' kelimesine dayanmaktadır. Fıkıh ıstılahında, geriye dönülebilen ve vazgeçme ihtimali bulunan boşanmaya “rıc'î talak” adı verildiği gibi, bela zamanında veya acı bir haber duyunca “İnnâ lillahi ve innâ ileyhi râciûn - Biz Allah'a âidiz ve vakti geldiğinde elbette O'na döneceğiz!” (Bakara, 2/156) ayet-i kerimesini okuyarak Allah'a teveccüh edip O'na sığınmaya da “istircâ” denmiştir. İrticâ ifadesi de, temelde “geri dönmek” manasını çağrıştırdığından dolayı, gericilik, muhafazakarlık, tutuculuk, eskiyi koruma, yeniye karşı tavır alma, medeniyeti kabul etmeme, moderniteye karşı çıkma ve tarihin tekerleğini geriye döndürerek eski olanı canlandırmaya çalışma gibi manaların hepsini birden ihtiva eden bir tabir olarak kullanılır hale gelmiştir.

Yazinin devami icin tiklayin lutfen..

Bir de Sevda Türküsev'in yorumu var..

İrtica geliyormuş galiba? Ba! Ba! Ba !

Saturday, April 29, 2006

2 diyalogdan Ornekler..

Ilk diyalog musluman ulkede yetismis (Turkiye), musluman Turk bayan arkadasim ile yasandi.

2 ay once buzdolabim bozuldugu icin yenisini aldim. Yalniz yeni dolabi yerlestirmek icin mutfagin bir yanindaki tezgahin komple kalkip, dolabi yerine oturtup tekrar kurulmasi gerekiyordu. Bunun icin yan evde oturan komsumdan (insaatci) oneride bulunmasini istedim. Yardim edebilecegini soylediginde cok sevindim. 2-3 saatlik calisma sonrasi benden ucret almak istemedi. Yaninda getirdigi yardimci olan kisiye odeme yapmami istedi sadece. Bunun ardindan arkadas ile telefonda konusurken aklimda komsuma borcumu nasil odeyecegim yatiyordu..Aklimdan ya kizina ya da evine bir hediye almak geciyordu. Sesli dusunurken arkadasim alabilecegim hediye hakkinda fikir verdi..

En guzel hediye bir sise sampanya ile 1 paket cikolatadir! dedi.
Cevap vermedim, israrla bir kac kez tekrarladi....

2. diyalog Hristiyan ulkede yetismis, su an burada yasayan Hiristiyan bir zenci ile yasandi..

Dun aksam arabamin lastigi patladi. Evimin arka yolunda araba garajini tamirhaneye cevirmis, ese-dosta, tanidiklara araba tamiri yapan komsuya lastigi gosterdim. Yedek lastigin varsa kenara cek hemen degistireyim dedi.. Saolsun..

Isi bitirdiginde utanarak “borcum ne kadar” diye sordum..Borcun yok deyince israr edemedim cunku boyle durumlarda komsu olan birine ne kadar verilir bilemedim. “Pekala, o halde sana kucuk bir hediye alayim kabul edersen” dedim.

Ben icki icmesini cok severim, hediye olarak herkesten alkol almasini rica ederim ama senin icmedigini biliyorum..Baskasina almayacagini da biliyorum, Bu yuzden icin rahat etsin hediye de, para da istemiyorum” dedi..

Evimin arka taraflarinda da otursa bu kisi ile daha once din/kultur yahut baska konularda herhangi bir diyalogumuz olmadi. Ancak musluman olan bir kisinin icmedigini, icki de satin alip hediye vermeyecegini bilecek kadar cevresi/baska kulturler ile alakali ve SAYGILI!

2 diyalog arasindaki fark apacik ortada!

Bahar gelmis.. Hani nerde?

-Ne haber ladybird ?

-Duygusal acidan huzurlu ve mutlu,
Fiziksel acidan bazen enerjik, bazen yorgun..
Bilişsel acidan dersime konsantre olamiyorum cunku ayni anda pek cok sey dusunuyor ve yapmak istiyorum dolayisiyla dikkatim dagiliyor.
Davranissal acidan ise 16 yaslarinda zevk aldigim davranislari sergileyemiyorum!

-Hmm, bu durumda sana depresyon tanisi koyamiyacagim. 2 ay sonra Istanbul'da gecirecegin ve her anindan zevk alacagin gunleri&geceleri dusun..!

-Evet! harika bir fikir..

-Dusuncelerini tatile cikart ve hemen dersine geri don!

Kendi kendine....
Nereye Kadar?
ladybird :P

Friday, April 28, 2006

Memleket Dediğin




Memleket Dediğin
Memleket dediğin, derin olmalı
Kaybolmalı insan, maviliğinde
Akşam üstü, sokağında yürüdüğünde
Ruhuna, gönlüne, huzur dolmalı
Memleket dediğin, serin olmalı
Alev alev yanmalısın, ayrıldığında
Başka bir diyarda uyandığında
Gönül bahçende güller solmalı
Memleket dediğin, yüce olmalı
Anılmalı ''en mübareğin'' dudağında
Bu şehir bizim, diye haykırdığında
Tüm cihanın gözü, gönlü kalmalı
Memleket dediğin, memleket olmalı
Asalet olmalı adında, sanında
Başka var mı, acep, fani dünyada
Memleket dediğin, ''İstanbul'' olmalı

Yusuf Ağca

Mona Lisa Dindar olsaydi..



Fotograf gecen sene Times Dergisinde kapak olmustu..

Günün Sözü

"Bid'at sâhibi ile oturup kalkmayiniz. Çünkü o, kalbi hasta eder." Hasan-i Basrî (k.s)

Thursday, April 27, 2006

beyinle ilgili..

Beyin farkli islevleri olan iki kisimdan olusur. Ayni anda calisan iki farkli beyin..Sag Beyin ile Sol beyin nasil dusunur?


Sol beyin ---- Sag Beyin
Mantikli ---- Duygusal
Rasyonel ---- Sezgisel
Analitik ---- Sentezci
Planci ------ Sanatsal
Objektif ---- Subjektif
Ayistirici ---- Butunleyici

Australia..

Tuesday, April 25, 2006

Nasıl Yanmasın Gönül


Nasıl yanmasın gönül

Hem yarinden ayrı hem diyarından

Hem yarine hasret hem İstanbul'a

Bugün elem dolu, umudu yarından

Nasıl sevmesin gönül

Hem yari güzel hem de diyarı

Hem yare sevdalı hem İstanbul'a

Gönlümdür, şu cihanın en bahtiyarı

Nasıl gülmesin gönül

Hem yarine kavuşacak hem diyarına

Hem yari söz verdi hem de İstanbul

Bugün sabır gerek, vuslat yarına

Nasıl koşmasın gönül

Hem yari çağırdı hem de diyarı

Hem yari bekliyor hem de İstanbul

Aşmaz mı bir anda, dağı, bayırı

Yusuf Ağca

Diger Siirlerini Antoloji sitesinden okuyabilirsiniz.

Fotografi arkadasim Emirgan Korusunda cekmis.

Monday, April 24, 2006

Erkek milleti ile renk uzerine diyalog ;)

Az once arkadasimla yasadigim msn diyalogunu aynen oldugu gibi orijinal hali ile aktariyorum..;) Yoruma gerek gormuyorum ;)

balcicegi says:
bu gonderdigim kareyi acik kreme boyayabilirmisin
balcicegi says:
ben de paint yok


Transfer of "krem.gif" is complete.

You have successfully received D:\Documents and Settings\Administrator\My Documents\My Received Files\krem1.GIF from sultanofthecolor

sultanofthecolor says:
bu nasıl biraz tarif etsene buna göre renklerle aram pek iyi değildir

balcicegi says:
1 dk bakayim

sultanofthecolor says:
tmm
balcicegi says:
biraz daha acabilirmisin rengini

sultanofthecolor says:
tmm
balcicegi says:
ucuk olsun

sultanofthecolor sends:
You have successfully received D:\Documents and Settings\Administrator\My Documents\My Received Files\adsız.bmp from sultanofthecolor

sultanofthecolor says:
bu nasıl uçuk derken ne demek istedin ? (lol)
balcicegi says:
blog template’i degistircem, arka plan krem olacak

sultanofthecolor says:
ha anladım
balcicegi says:
bunu gif olarak gonderebilirmisin

sultanofthecolor says:
tamam
(Aradan 15 dk gecer) titresim yollanir

balcicegi says:
oldu mu ?
sultanofthecolor says:
ya bi convert programı vardı onu arıyom ben harddisk çorba gibi banada lazım zaten de bulamadım daha
balcicegi says:
ok
balcicegi says:
sildim ben gonderdigini
balcicegi says:
dosya turunu gif sec
balcicegi says:
kayit eder hemen
sultanofthecolor says:
tamam bi deneyeyim
sultanofthecolor says:
bu seferde dokulu olarak kaydediyor bi dakka aklıma bi fikir geldi
sultanofthecolor says:
gif yap dedimmi dokul olarak kaydediyor bi converter la çevirip göndereyim ben 1 dk sürer
balcicegi says:
ok

sultanofthecolor says:
kusura bakma biraz geç oldu

You have successfully received D:\Documents and Settings\Administrator\My Documents\My Received Files\adsız.gif.gif from sultanofthecolor

balcicegi says:
saol, est.

sultanofthecolor says:
est. Allah kolaylık versin
sultanofthecolor says:
bende bişey yapacaktım çay alıp gelince unuttum
sultanofthecolor says:
hatırlamaya çalışıyorum şimdi
balcicegi says:
;)
balcicegi says:
ya bu cok sari gozukuyor
balcicegi says:
krem yokmu sende ?
balcicegi sends:
;)
balcicegi says:
bunu ucuk krem yapamazmisin?
sultanofthecolor says:
kremin nasıl olduğunu tam bilmiyorum ki
balcicegi says:
bej rengi


Transfer of "adsız.gif" is complete.

balcicegi says:
bej rengini biliyormusun?
sultanofthecolor says:
sayılır
balcicegi says:
lol
balcicegi says:
beyazin kirlisini dusun
balcicegi says:
beyaza yakin

sultanofthecolor says:
hah tamam anladım benim odamın duvarı gibi sigara yüzünden tarif ettiğin gibi oldu
balcicegi says:
lol
balcicegi says:
aman ha gri yapma ;)
sultanofthecolor says:
şimdi bunu biraz daha sarıdan uzaklaştıracağım di mi ?
balcicegi says:
evet ;)

sultanofthecolor says:
tmm
balcicegi says:
lol
balcicegi says:
siz erkekler alemsiniz ya
balcicegi says:
bir erkege krem rengi nasil tarif edilir diye dusunuyorum da..
sultanofthecolor says:
zaten bu gidişle kendiliğinden o hale gelecek
sultanofthecolor says:
:)
balcicegi says:
oyle gozukuyor ;)
sultanofthecolor sends:
Open(Alt+P)
sultanofthecolor says:
bu nasıl ?

You have successfully received D:\Documents and Settings\Administrator\My Documents\My Received Files\deneme1.GIF from sultanofthecolor

balcicegi says:
bu krem mi simdi?

sultanofthecolor says:
bilmem sadece koyulaştırdım biraz
balcicegi says:
bu az oncekinden daha koyu
balcicegi says:
ben ac dedim!
balcicegi says:
koyulastir demedim ki!
sultanofthecolor says:
pardon pardon

balcicegi says:
offf off ;)


You have successfully received D:\Documents and Settings\Administrator\My Documents\My Received Files\deneme2.GIF from sultanofthecolor

sultanofthecolor says:
bu daha açık herhalde
balcicegi says:
bakayim
sultanofthecolor says:
yaşa ki neler öğrenesin sayende krem rengini de öğrenmiş olacağım
balcicegi says:
lol

sultanofthecolor says:
aslında paintle boşuna uğraşıyormuşum ..



Not: Arkadasimin ismini sultanofthecolor olarak degistirdim. Kimliginin ortaya cikmasini istemez diye dusundum :P

Hayir Diyemeyenler.

Siz de hayir diyemeyenlerdenmisiniz?

Yasantimizda cogu insanlar karsisindakine HAYIR diyemez..Bunun bir cok nedeni var. Ilk olarak insanin karakteri ile alakali. Karsindakini kirmak istemez cogu zaman. Bu durumu kotuye kullanan ciktiginda, kisi “nereye kadar” diye iliskiyi sorgulamaya, insanlardan kacmaya baslar. Ben de “nereye kadar?” kacabilirsin diyorum cunku sen kendini duzeletmedikce nereye gidersen git ayni yapida bir insan olarak hayatini surdureceksin.

Ben de eskiden kolayca hayir diyemezdim. Zamanla anladim ki HAYIR demek iki taraf icinde en hayirlisi. Bir taraf rahatca isteyebiliyorsa diger taraf neden rahatca hayir diyemesin? Bu onu kotu bir insan yapmaz. Hatta guclu karaktere sahip oldugunu gosterir. Ilk basta EVET deyip, yapamiyacagini anladiginda hayir dediginde iliskide kirginliga sebep olabilir cunku o kisi size guvenmis ona gore plan program yapmistir.

Ben de bir cok durumda direkt olarak hayir diyemiyorum . Babamda benim gibi oldugu icin genetik oldugunu dusunmeye basladim. Simdilerde karsimdakine benden istenilen seye gore “biraz dusuneyim, durumum uygun olursa seve seve yaparim” diyorum.. Insanlarin aliskanlik ve davranislarinin degistirmelerinin zor oldugu icin atalarimiz bile can cikar huy cikmaz demisler. Bunu ogrenmis olsamda bir cok yerde sanirim yillarin aliskanligi oldugu icin her zaman diyemiyorum. Insanin huyu degismiyor ancak istek ve irade ile bazi huylarini kontrol altina alabiliyor.

Butun yasami etkileyen bir kisilik ozelligi hayir diyememek. Yazima basladigimdan beri kac kere kullandim 5 harfli bu kelimeyi ancak soylemeye gelince neden zor geliyor? Kendimde bu huyumu kontrol altina aldim ama asil bahsetmek istedigim konu yakin bir arkadasimin gecen gun is yerinde yasadigi olay ile ilgili. Bu arada arkadasim hayati boyunca evet diyenlerden.

Firsat Duskunleri..


Arkadasim gecici olarak bir kafede calisiyor. Inglizlerin “coffe shop” kulturleri meshurdur. Bizim kahvalti kulturumuz yok onlarda. Nerde zeytinin her rengi, peynirin her cesidi bulunan kahvalti sofralari nerde ingilizlerin kahvaltilari.. Bu konuya hic girmeden yasanan olayi aktarayim hemen. (ayri bir post konusu)

Kafeye 2 guvenlik gorevlisi geliyor. Tost ve cay soyluyorlar. Kahvaltilarini yaparken kendi aralarinda surekli biri “hesabi ben odeyecegim” derken, digeri “hayir asla olmaz, ben odeyecegim” diye ufak capta tartisiyorlar. Bizlerde yapariz bu tur tartismalari.Buraya kadar heresy normal. Tartisma uzayip gidince altin kalpli arkadasim yanlarina giderek “tamam sorun etmeyin ben oderim” der. Ah Lale neden espri yaparsin ki?;) Bunu anlamiyacak insan oglu varmidir acaba? Evet varmis, adamlarin ikiside “siz ne kadar iyi birisiniz, cok tesekkur ederiz” demisler ;)) Hesap arkadasima kalmis..

Duydugumda sok oldum. Arkadasimda olay aninda sok oldugu icin espri oldugunu aciklayamamis. Aciklamaya gerek yok ki zaten.. Hesap 3.70p tutmus. Burada yasayanlar icin gayet uygun bir fiyat. Ama 1 pence dahi olsa boyle dusuncesiz ve firsatci insanlarin hesabini odemek istemem.

Bu hadiseden cikardigim ders;

1) Her zaman uyanik olacaksin.
2) Hayir demesini ogreneceksin (o zaman otomatik olarak bu durumlarla karsilasmiyorsun, karsilassanda aninda tepki gosterebiliyorsun)
3) Her yerde, herkese saka yapmayacaksin. "Soz agzimizdan cikmadan once bizim esirimiz, ciktiktan sonra biz onun esiri oluruz" sozunu unutmamali.

Geleneksel El Sanatlari..



Cemal Resid Rey'de Ismek'in Kutlu doğum haftasi ile ilgili duzenledigi programda geleneksel el sanatlari ebru, cini, tezhip yarismalari odul sahiplerini buldu. Tezhip kategorisinde birincilik odulune Istanbul'da yasayan dostum Eda layik goruldu. Basarisindan dolayi onu tebrik ediyorum..
Fotografta gordugunuz odul kazanan eser, ancak eserin kendi resimleri elime ulasmadi henuz. Bu fotorgrataki fotokopi oldugu icin 2 parca halinde gozukuyor.

Sunday, April 23, 2006

test, test, test..

Rosygarden'in blogundan aldigim testlerin sonuclari;

You Are Summer!

Outgoing
Friendly
Flirty
Cute
Fun


Bu test sonuclarina gore benim mevsimim yazmis.. Her mevsimin ayri guzelligi oldugunu dusunuyorum. Favorim sonbahar ama yazin Istanbul'uma kavustugum icin mutlu oluyorum.
Disa donuk ve cana yakin oldugum dogru ;)


You are a Lavender Rose

You represent love at first sight and enchantment.

Your vibe: intense and intriguing

Falling in love with you is: deep and meaningful



You Are a Rose

You are a total alpha female who tends to be a leader.
Your friends depend on you to hold things together and make decisions.
Men are drawn to your feminine powers and strength.
While you are the center of attention, you are secretly introverted and a bit shy.



Your Power Color Is Blue

Relationships and feelngs are the most important things to you.
You are empathetic and accepting - and good at avoiding conflict.
If someone close to you is in pain, it makes you hurt as well.
You try to heal the ones you love with your kind and open heart.

Anlayana..

Cahille dost olma

Ey oğul!
Cahil kimselerle dostluk kurma. Çünkü onunla dost olursan, kendi yaptıklarını senin hoş karşıladığını sanar.

Birisiyle dostluk kurmak istiyorsan, önce onu öfkelendirecek bir şey yap. Şayet öfkeli iken sana insaflı davranırsa ona yaklaş, insafsız davranırsa uzak dur.

Katılacağın meclisleri kendin ara bul. Allah'ın anıldığı meclisleri bulunca hemen oturuver. Çünkü âlim isen ilmin artar, cahil isen yeni bir şeyi öğrenmiş olursun. Oraya inen rahmetten sen de payını alırsın. Allah'ın anılmadığı meclislere hiç katılma. Çünkü âlim de olsan, cahil de olsan zarar görürsün. Ayrıca oraya inecek olan İlâhî gazaptan sen de nasibini alırsın.

Akilli olanlar sebepler konusunda tartisirlar. Ama nihai karari sonucta surekli aptallar verir...!
Lokman Hekim
***
Cahil ile sohbet etmek zordur bilene. Cahil ne gelir ise söyler diline. Alimle sohbet edersen alirsin mertebe. Cahille sohbet edersen dönersin merkebe.

Hoca Ahmet Yesevi

Saturday, April 22, 2006

Anket..

Bloglarda okudugum ve bence uzerinde dikkatle durulmasi gereken bir konu; ogretmenin her ortamda hal ve davranislari nasil olmali. Bir ogretmen istedigi sekilde, istedigi yerde kufurlu konusabilir mi? Bozuk turkce ile yazi yazabilir mi?

Ogrencileri ya da cocuklari onun yazdigi yazilari kendilerine ornek alirsa ne olur?!

tahin'in blogunda bir de anket var..Buyrun gorus belirtin..

Friday, April 21, 2006

gözyaşları...

basortusu ile ilgili...

zulme hayir!

Edep Ya Hu!

Eskiden tekkelerin girişlerine yazılı olan “Edep Ya Hu” cümlesini bu mübarek zamanlarda hatırlamak gerekir. Edeb imanın yıldızıdır. Edebini kaybedenin imanının yıldızı sıyrılmıştır.

Edep, bir toplumda örf, adet ve kural halini almış iyi tutum ve davranışlar veya bunları kazandıran bilgi anlamında kullanılan bir terimdir. Terbiye, kavlen, fiilen insanlara lütuf ile muamele etmek, güzel ahlak, usluluk, haya, sünnete uygun hareket etmek demektir.

İnsanı, diğer canlılardan ayıran en belirgin özellik, akıl ve hayadır. Çünkü insan, ancak bu iki meziyetiyle güzel ahlak ve edep sahibi bir kişiliğe kavuşur. Doğuştan insanda var olan utanma hissi, onu, kendiliğinden bazı tedbirler almaya sevk eder. Nitekim en ilkel toplumlarda insanların, ağaç yapraklarından elde ettikleri veya bitki liflerinden ördükleri parçalarla örtünmeleri, bunun açık bir delilidir. Böyle bir his, akıl ve imanla birleşince, o zaman, çoğunluğun benimsediği ahlak ve edep kuralları, daha belirgin bir biçimde ortaya çıkar. HELAK OLUR

Peygamber Efendimiz İbn Mace'de geçen bir hadis–i şeriflerinde şöyle buyurur: "Allah bir kulunu helak etmek isterse ondan hayasını alır. Hayası alındığında onu hep uğursuz bulursun. Onu hep böyle bulduğunda emanet duygusunu da yitirir. Yitirince onu hep hain olarak görürsün. Onu bu halde görünce merhamet duygusunu da kaybeder. O bu hale düşünce onu kovulmuş bir halde bulursun. En son onu öyle bir halde görürsün ki İslam halkası artık onun boynundan alınmıştır." Edeb, nefsi gerektiği şekilde terbiye etmek ve güzel ahlâk ile süslemektir. Edeb, insanın mutlak bir fazilet kaynağıdır. Cennet’teki makamlara, amel ve edeple ulaşıldığını da her zaman hatırlamak gerekir. Tasavvuf ehli ise edebi, ''Ma-fevkini (üstündekini) çok görmemek; ma-dununu (aşağısındakini) tahkir etmemek, herkesi haliyle hoş görüp Halık'ın hatırı için mahluka merhamet edip sevmektir'' şeklinde tarif ederler. Gönüller sultanı Mevlana edep konusunda şunu söyler. ‘Edepsiz, yalnız kendine kötülük etmez;bütün çevreye ateş salar. Şu gök, edep yüzünden ışıklarla dopdolu bir hale gelmiştir; melek edep yüzünden suçtan arınmıştır, temiz olmuştur’

Edepten nasibini alamamış kimsenin milletine faydalı olması mümkün değildir. Edep hali olmayan kişi hem kendine hem de çevresine zarar verir. İnsan, kendisini her türlü beladan koruyan edep tacını bir an önce giymek zorunda olduğunu unutmamalıdır:

Edeb bir taç imiş nur-ı Hüda’dan

Giy ol tacı emin ol her beladan

Divanı Kebir’de sık sık edep kavramına yer veren Mevlana şöyle der: Ademoğlunun eğer edepten nasibi yoksa adem değildir, Ademoğluyla hayvan arasındaki fark edeptir, Gözünü aç da bak cümle Kelamullah’a, Kur’an’ın bütün ayetlerinin manası edepten ibarettir.

Hak aşığı Yunus Emre’de şöyle der :

Ehli diller arasında aradım, kıldım talep.

Her hüner makbul imiş, illa edep illa edep.

Kaynak:NETPANO.COM

Thursday, April 20, 2006

Wednesday, April 19, 2006

1 saat icinde yasananlar..

1 saat once kapidan disari cikarken Irlanda'li komsumu gorup selam verdim..Arabamin tekerleginin altinda civili tahta gorup kaldirdigini haber verdi..Ben arabaya binerken fark edemezdim ve tekerlegim patlardi..

Insanlar neden kotuluk yaparlar? Tekerlegimi patlatip elinize ne gececek? Komsum musluman degil ama bir muslumanin sergilemesi gereken davranis ornegini gosterdi..

******

Eve geldigimde is geldi.. Kadinin biri polisi aramis, ihbarda bulunmak istiyor..Ilk 3 dakika konusma normaldi..Polise tercume yaptigim esnada sozumu keserek beni sikayet etmeye basladi..Cat pat ingilizcesi ile "bu bayan yanlis tercumanlik yapiyor, verdiigm bilgiyi carpitiyor" dedi..Polise sordugumda kadinin anlatmak istedigini aynen anladigini soyledi.."hanfendi ben 10 senedir profesyonel olarak bu isi yapiyorum, kelime kelime tercume etmem gerektiginin farkindayim, bu yuzden sizin kullandiginiz cumleyi carpitmadim" dedim..

Kadin birden sinirlenerek bagirmaya basladi.."sen neden bunu soyluyorsun simdi bana? yanlis anlamis olamazmiyim? neden tartisma cikartmaya calisiyorsun? sen ne kadar agresif birisin!"

Hoppala!! (Beni taniyan herkes agresif olmadigimi bilir:) )

"Hanfendi hakkimda suclama yaptiniz ben de kendimi savunarak size aciklama yaptim..Bu konunun hassas oldugunun farkindayim..Yanlis tercume soz konusu olamaz..!"

Kendimi savunmam hata oldu.. Kadin polise donerek, "bu tercuman cok kaba ve terbiyesiz..Turkce bana neler neler diyor siz anlamiyorsunuz tabi..Ben hayatimda boyle bir tercuman gormedim!! blah blah blah.."

Polis kadina tane tane aciklama yapti.."Tercuman cok iyi konusuyor, agresif oldugunu dusunmuyorum, size yardimci olmaya calisiyor vs vs"

Ne desek kadin anlamadi..suclamasina devam etti ve telefon kapandi!

Bu nedir yahu? Bu kadar mi duvar olur bir insan! Bu kadin haksiz yere beni suclarken amacinin ne oldugunu anlamis degilim..

******

Papaganimiz
Forest hakkinda daha once yazmistim. Az once papaganin sahibi arkadasimin 11 yasindaki kizi aradi..

-Yasemin ablaaa cok kotu bir sey oldu
-n'oldu tatlim?
-forest camdan uctu gitti!
-hadi ya..? cok uzuldum..
-size geldigimizde forest'in resmini eklemistin bloguna..
-evet?
-internetteki arkadaslarina sorabilirmisin?
-neyi?
-belki onlar forest'i gorurlerse sana haber verebilirler..

cocuklar hep boyle temiz, iyi niyetli mi oluyor? ;))

Forest'i gorurseniz bana haber verirsiniz degil mi? ;))

1 saat icinde yasadiklarim boyle..aglarmisin gulermisin?

Exhibition..

COMMEMORATIVE TRIBUTE PROPHET MUHAMMAD (peace be upon him)

2006 Theme: The Compassion of the Prophets.

TALKS BY: Dr Ian Williams, Senior Lecturer & Subject Leader, University of Central England,UK
Ms Cheryl Pearson, Advisor, Institute of Interfaith Dialogue, USA
Dr Asaf Hussain, Author and Academic, University of Leicester, UK
EXHIBITION STARTS at : 18:45
Colours dancing on Water , Traditional Turkish Art of Ebru by Marbling Artist Hikmet Barutcugil.University of Mimar Sinan, Turkey

RECITATION: Call to Azan, Quran and Hymn

VIDEO PRESENTATION: His compassion

(Refreshments will be available during the break)

DATE AND TIME: 30 APR 2006/ 19:30-22:00
THE ADD: Friends House, 173 Euston Road, LOndon, NW1 2BJ


Organized by Dialogue Society

Kutlu Dogum..



Gectigimiz Pazar gunu Ingiltere Turk Diyanet Vakfi tarafindan hazirlanan Kutlu Dogum Programina katildik..Butun peygamberlere saygi sloganiyla tertiplenen programda Turkiye'den konuk olarak gelen cok degerli hocalarimizin konusmalarini dinledik..Saygisizca karikaturleri cizilerek kendine haksizlik edilen alemlere rahmet Hz. Muhammed s.a.v'in ve butun peygamberlerin rahmet ve baris mesajlari yansitildi..

Turkiye ve Kibris'ta yapilan kurtulus mucadelelerininde canlarini feda eden aziz sehitlerimiz ile Ingiltere'de vefat edip burada defnedilen Kibrisli veya Turkiye'li muslumanlarin ruhlarina ithaf edilmek uzere mevlid-i serif, ilahiler ve kasideler okundu..

Program boyunca ebru sergisi sergilendi ve canli ebru sanati icra edildi..Asagida gordugunuz kiz kardesimin hazirladigi sergi..Kardesimin Londra'da duzenlenen ilk ebru sergisi oldugu icin onunla gurur duyduk..

Ikram ve hediye takdimi ardindan, huzur dolu kaplerle evlerimize donduk;)


Monday, April 17, 2006

zavallilar..

Cevremde, nette, dunyada insanlarin cok cok sey isteyip te, hic bir sey elde edememelerine bakip aciyorum.. Insanlar bencil, habis ve zavalli istek&arzulari ile farkinda olmadan kendilerine aci cektiriyorlar..Boyle insanlari gordukce uzuluyorum. Kendi sikinti sebeplerini goremeyen zavallilar..Istekleri tepeden tirnaga kadar bu dunyaya ait oldugu muddetce uzuntum baki kalacak.. Benim ofkem dini bilmesine ragmen yine de istekleri ve arzulari konusunda hep bu dunyayi merkezde tutanlara..

Hayattan mukemmeli isteyen psikolojik arizalara gebe kalmaya mahkum cunku once acilardan olgunlasmali, aklini basina devsirmeli..Bunu yapmadigi icin kendine zulmeder..Oysa Allah c.c. kuluna zulmetmez..Ne zalime aciyalim; ne de zulmunu kabullenene..

Kim çarçabuk olanı (geçici dünya arzularını) isterse, orada istediğimiz kimseye dilediğimizi çabuklaştırırız, sonra ona cehennemi (yurt) kılarız; ona, kınanmış ve kovulmuş olarak gider. Kim de ahireti ister ve bir mümin olarak ciddi bir çaba göstererek ona çalışırsa, işte böylelerinin çabası şükre şayandır. (İsra Suresi, 18-19)

Saturday, April 15, 2006

Sevdigini sevdigine soyle..

“Altin ne oluyor? Can ne oluyor? Inci mercan da nedir? Bir sevgiye harcanmadiktan, bir Sevgiliye feda edilmedikten sonra...”

Niye herkesi gönülden sevip, sevginin yollarina dökmüyoruz her seyleri... Hele bir verelim sadakalari tebessümlerle...

Niye Efendimiz (sav) israrla “Sevdiðini sevdigine söyle” diye nasihat etmis. Belki de sevgiler ortalara dökülsün, konusulsun. Çaglayanlar gibi cossun, diye.

Bir Tarifte Benden ;))

Bir cogumuz blog aleminde birbirinden hamarat, yemek tarifleri veren bayanlari biliyoruz..Dusundumde benim blogumda hic yemek tarifi yok..Benim neyim eksik dedim ve haftasonu menusune bir tarif eklemek uzere dusunceye daldim:P, ne tarifi versem diye dusundum, dusundum, tasindim ve kararimi verdim ;))

Malzemelerimiz heryerde bulunabilecek turden efendim ;)

8 adet havuc

2 adet salatalik

1 adet misir

2 adet patates

Bir avuc bezelye

Bir demet yesil sogan

Bir adet kirmizi dolmalik biber

3 adet sivri biber

2 demet brokoli

1 adet iri patlican

Yapilisini anlatmama gerek yok sanirim..Resime bakarak, kolayca uygulayabileceginiz bir tarif :P

Off cok hamaratim coookkk:P

AFIYET OLSUNN ;)))

Friday, April 14, 2006

Kucuk Dunya..



Az once dogum gunu postuma bir yorum geldi..Epeydir haberlesmedigim Istanbul'dan samimi bir arkadasimin ismini gorunce cok sasirdim cunku blog adresimi bilmiyordu..Sonrasinda online yazismamizda beni nasil buldugunu anlatti..

Su siralar islerin durgunlugundan dolayi ahsap ve tezhip ile mesgul olan arkadasim google'da dantel perde aratiyormus. Arkadaslarina bir seyler yapmak icin arama yaparken dantel perdeler gormus ve neden Uskudar'daki Istanbul manzarali cati katimin penceresine perde ormeyeyimki demis..;) Boyle bakarken, dusunurken ladybird diye bir blog gormus:P Bu bizim ladybird olmasin demis, sonra acaba mi demis, sonra neden olmasin ki demis;)) gozu isirmis ve hemen tiklamis birde bakmis ki aaa evet bu bizim ladybird demis:Pp

Cok guzel bir tevafuk oldu..Bu sebeple tekrar iletisim kurabildik..Istanbul hasretimi pekistirmek icin kendi objektifinden 2 fotograf gonderdi..Kiz kulesi fotografini cok begendim cok guzel cekmis..Diger resim Istanbul'da baharin geldigini gosteren dayisinin bahcesinden bir agac..Tekrar tesekkur ediyorum..

Thursday, April 13, 2006

yoksun yine bugun..

yoksun yine bu gün...ben hep varliginin en titrek halinden baglaniyorum,bagimin ipince haliyle...sana çevirmek için ibresini hücrelerimin,kendimle kavgadayim... yetis sevgili..seni öldürmek istiyor mantigim..destegim ol...ölüsünü istemiyorum meydanlarimda...sana hiçkirmak istiyorum,cümlesini sevdamin...aç avuçlarini yalvaririm..kovma beni...

yoklugum senden ötürü,yoklugun yani...sen ol da gör bak beni...nasil da ölürüm o zaman.. hem zaten mavzerin sakli gözlerinde degil mi?..en sen yanim kanisima şehrayin der inanki....

şehrayin = şenlenmiş
Arkadasimin kaleminden..

tahin'e armagan ediyorum:P

Londra'da Gundem..

Sevgili ney bugun kendi kendini sobeledigi oyunda "Yapabilirim dediğiniz bir çılgınlık ? " sorusuna; "dunya turu" cevabini vermis..Bunun uzerine bugun okudugum haberi kendilerine hemen aktarmak istiyorum ki hazirliklara simdiden baslasin ;))

Bir ingiliz cifti, 17 Ocak'ta basladiklari dunya turunu 4 kitada 25 ulke gecerek 24 depo benzinle tamamlamis..Jonve Helen cifti (seri oldugundan dolayi sevdigim) Volsswagen Golf 1.6 model arabalariyla ciktiklari 30 bin km.lik dunya turunu 1303 litre benzin harcayarak tamamlamayi basarmis..

Cift, turu yaklasik 50 depo benzinle tamamlamayi planladiklarini, ancak benzin tasarrufu konusunda uyduklari siki kurallar sayesinde 24 depoyla bitise ulastiklarini belirtmisler..Ikiliye turun hilesiz tamamlandigina taniklik edecek bagimsiz bir gozlemci, bir kameraman, bir muhabir ve iki tamirci de iki otomobille refakat etmis..

Yolda az benzin harcama taktiklerine bakalim hepberaber ;))

1. Yavas surun, gaz ve fren pedalina yavas basin.
2. Yuksek vites gerektiren yollarda dusuk vites kullanmayin.
3. Hava filtrenizi duzenli olarka kontrol edin.
4. Otomobilinize fazla agirlik yuklemeyin, ust bagajinizi sokun.
5. Klimayi fazla kullanmayin.
6. Lastiklerin dogru basincta oldugundan emin olun..

Taktiklerimizi ogrendigimize gore, dunya turuna haziriz demektir ;))

2. haberimiz bir hayvanat bahcesinde yasaniyor..


Londra hayvanat bahcesi'nde teknoloji duskunu maymunlari cep telefonlarindan sogutmak icin kisa bir egitim programi uygulanmis..

Yetkililerden ogrenildigine gore, cep telefonlarinin civl civil sesleri ve cicili bicili renklerinin cezbettigi maymunlar, ziyaretcilerin telefonlarini ele gecirmeye can atiyorlarmis;)) hatta kimi zaman maymun bolumunden gecen ziyaretclerin telefonlarini calmaya kalkisiyorlarmis..

Bu duruma care bulmak isteyen bahce yoneticileri, maymunlarin hic sevmedigi yapiskan bir maddeyi surdukleri eski cep telefonlarini maymunlarin kafesine birakmis..

Bunun ise yaradigini anlatan yonetici "maymunlar ziyaretcilerin telefonlarini ellemeye calismamalari gerektigini aninda ogrenerek zamanlarini eskisi gibi yiyerek ve bol bol uyuyarak gecirmeye basladilar..

Gordugunuz gibi hayvanlar, insanlardan cok daha cabuk yola geliyor...

3. haberimiz Ingiltere’de kesinlesirse yiyecegimiz ekmek ile ilgili;

Devlet Gida Standartlari Ajansi’nin, ekmek ureticilerinden, folik asit eksikligine bagli hastaliklari onlemek icin ekmeklere folik asit eklenmesini isteyecegi belirtildi..

Bilindigi uzere gebelikte folik asit eksikligi, bebekte Spina bifida hastaligina neden olabiliyor..Noral tup defekti adi verilen bir grup dogumsal anomalinin bir cesidi olan bu hastlaik, genelde omurga kemigi ve bazende omuriligini etkiliyor..Folik asit eksikligi ayrica beyin gelisimini de olumsuz etkileyebiliyor..

Koylerde kadinlar folik asit mi kullanirdi ? Tabi hayir, onlar dogal besinlerden folik asit eksikligini giderirdi..ornegin; bulgur, yesil sebzeler, tahil-bazi hamur isi&tahil urunleri, portakal, greyfurt, muz, fasulye&bakliyat, sut ve yogurt folik asit içeren yiyecekler arasinda..

Ucuz bir besin olan bulgur, folik asit acisindan zengin oldugunu toplumda yeterince bilinmiyor..Dunya turundan maymuna, maymundan ekmege, ekmekten bulgura geldik, daha fazla dagilmadan postu gonderiyorum;))


Wednesday, April 12, 2006

Hirsizlik..

Az once polis karakolundan is geldi.. (Tercumanlik yaptigimi bilmeyenler icin; daha once yaptigim is hakkinda buraya yazmis ve baska bir is animi da buraya eklemistim)

Kurt kadin bir magazadan etek calarken ihbar edilip, polis tarafindan karakola getirilir..Magaza personeli ve guvenligi ihbar ettigi icin iki tarafin ifadesi alinmasi gereklidir..Genelde bu tur olaylarda ilk once adres tesbiti yapilir..

Fatma: Ben hirsizlik yapmadim..Daha once aldigim urunu degistirmek icin geri goturdum, iftira ediyorlar bana..Coluk cocugum evde, beni hemen evime gonderin..

Polis: Guvenlik kamerasi sizi goruntulemis, raftan aldiginiz etegi hizlica alarak cantaniza koymussunuz! Ifadeniz alinacak, gerekli arastirma yapilacak ama once kimlik tesbiti icin adresinizi vermeniz gerekiyor..

Fatma: Adresimi bilmiyorum (yuh diyorum, senelerce burada yasa ve oturdugun adresini bilme) siz beni birakin eve gideyim, daha once aldigim etegin faturasini getireyim..(uyaniklik yapiyor)

Polis: Hayir, bu mumkun degil..Biz sizi evinize kadar goturur faturayi bulmanizi bekleriz, bu arada adresinizide ogrenmis oluruz..

Fatma: (aglayarak) Coluk cocugum oldurur beni, ben kendim getiririm faturayi , kurban olayim sana (uyaniklik devam ediyor)

Polis: Caldiginiz malin ucreti 9 pound yani miktari azda olsa sizi bu durumda serbest kalamazsiniz! Su an suclu durumdasiniz ve temize cikmadan sizi yalniz birakamayiz.

Fatma: O halde ben onden gideyim, siz arkadan gelin olur mu? (sonra bana “kurban olayim gulum sana, yardimci ol bana vs vs” der)

Bu konusmadan anlasildigi uzere, kadin polisi ekmek icin aklina gelen her yolu denedi ancak polis kadinin hic bir onerisini kabul etmedi..

9 poundluk bir etek icin bu rezillige deger mi? Yakalanacagini hesap etmemis belli ama bu risk alinir mi? Ac acik kalsan, cocuk cocuguna ekmek calsan belki neyse diyebilirim ama calinan bir etek..lukse kaciyor..Herseyden once sen bir “annesin” .. Madem coluk cocugundan korkuyorsun niye caliyorsun? Insanlar nasil bu kadar ahlaksiz davranabiliyor? Hele bu memlekette..Hukumet calismayana para, ev yardiminda bulunuyorken..Oturdugu evin kirasina kadar oderken bu ne curet, bu ne ahlaksizliktir boyle? Ustelik yalan konusuyor..

Affedilir gibi degil..Iste bu kadinda “insan” yetistiriyor! Yaziklar olsun..Is hayatimda yasadigim kacinci ornek bu..Sergilenen her kotu&hatali davranis Turk/Kurt toplumuna mal ediliyor..

Cahil insandan yilandan kacar gibi kacacaksin..

12 Nisan

Sabret Gonlum.
Sabret Sabret Sabret Gonlum Sabret.
Zamanla Bitecek Elbet.
Sabret Sabret Sabret Biraz Daha.
Gayret Goster Sukunet Et ...

Tuesday, April 11, 2006

oylesine..

Eger butun zartlar zort ise ve hicbir zort zirt degilse hicbir zirt kesinlikle zart degildir...

Sunday, April 09, 2006

Blog Alemi'nin En'leri...

En sevgili ve sevimli blogcular:)

Bloglar sayesinde olusturdugumuz iletisim fırtınasında bir tahlil yapmayı uygun görerek sizlere blog aleminin en en’lerini takdim ediyorum;-) Espiri amacli hazırlanmıs katogorilerden isim verdiğim blogcuların alınmaması dilegiyle..

En cok post ekleyen hasanali
En cok post silen ryu, nergis
En cok template degistiren ney
En cok yorum silen ryu, nergis ;-)
En cok dusunen Kazim Mizrak
En cok duzeltme yapan Kazim Mizrak
En kendi kendine yazan ve yorumlayan ;-) Kazim Mizrak
En melankolik Kazim Mizrak
En kayip Yusuf
En agresif tahin
En kucuk rumeysa
En efendi emircan
En mutevazi hicanka
En alingan yine Mizrak ;-)
En elestirel bakis acisina sahip olan nergis
En merakli tahin&ben&sehnaz
En cok yorum yazan cenk unal
En cok yorum alan ben :P
En kisa&oz yorum yazan cenk unal
En kibar Hicanka,
En sair yusuf, hayal, ebruli, hasanali
En ciddi mustafa, emircan
En sanatci ney (muzik aleti olarak ) ;-) & yusuf (klibi bile var, yakinda kral tv’de gorurseniz sasirmayin :P)
En hamarat sehnaz, ney
En edip fatih işgören
En ukela yorumsuz :P
En entellektuel Pur
En geyik tahin
En filozof lao
En dobra tahin
En kung fucu anarshi
En hayalci hayal ;-)
En sovalye hasanali
En arastirmaci sevgili kuzenim ;-) ve sevgili tahin
En gezgin cenk unal
En cok okuyan sehnaz
En hanimefendi Ebruli&Sehnaz
En beyefendi Ali Kahya, hasanali,emircan, cenk unal, fatih isgoren, yusuf, ryu, lao, {tahin ve nergis ;-) (surekli erkek zannedildikleri icin) }
En sinirli/sinirlenen/sinir eden tahin ;-)
En dost tahin
En neseli yine ben:P
En hindistansever sehnaz, tahin
En blogsuz anarshi
En tembel blogcu mustafa (post eklemedigi icin)
En anonim anonymous :P
En bilge (bu kategoriye uygun blogcu bulunamamistir)
En komik komiks
En hayvan sever yusuf&nergis
En gececi Tahin&Sehnaz&Ladybird
En osmanli Ladybird&Ryu (Sogutlu oldugumuz icin) Sehnaz
En hukukcu Ali Kahya&Ryu
En mimar nergis
En psikolog Pur&Ladybird
En hoca emircan&mustafa
En iyi kisir yoguran Yusuf (klibini izlemenizi tavsiye ederim)
En istah acici tahin&pekmez
En az blog gezen hasanali
En sosyal cenk unal
En iyi profil Ali Kahya&Tahin
En iyi profil avatari tahin&ben:P
En guzel nick ladybird ;-)
En keyfine duskun, keyfinin kahyasi Ali Kahya ;-)

Gözyaşına boğan şiir...

Dursun Ali Erzincanli'nin 40 yasindasin adli siiri; bir minigin samimi sesi-solugundan fersiz gozlerimize ziya, mecalsiz gonlumuze ferah feza olabilmesi umidine binaen..Ilk okul 3'e giden Seher Çınar'ın hic sasirmadan okuduğu şiiri dinlemek icin tiklayin

Hayirli Kandiller ..


Mevlid Kandilimiz Mubarek Olsun..!

Hayatin gayesi, yaratilisin mânâsi silinmis, yok olmustu. Hersey mânâsiz basibosluk ve hüzün örtülerine bürünmüstü.

Ruhlar birsey bekliyor, bir nurun zulmet perdesini yirtmasini içten içe hissediyordu.

O vahset devrinde kâinat ufkundan bir günes dogdu. Bu günes âhirzaman Peygamberi Hz. Muhammmed Aleyhissalâtü Vesselam idi. Tarihin seyrini, hayatin akisini degistiren bu essiz olay, dünyayi yerinden sarsan degisimlerin en büyügü idi.

Iste insanligin akil ve kalbinde dügümlenen "Necisin, nereden geliyorsun, nereye gidiyorsun?" sorularini, dügümlerini çözüp kâinatin Sahibini ilân ve ispat edecek bir zatin tesrifi sadece insanlarin ruh ve kalbinde deðil, diger varliklarda, hattâ cansiz esyada bile yansimasini bulacakti.

Dogudan batiya bütün âlemin nurlara büründüðü, Ilâhi degisimin tecelli ettigi o gece neler oldu neler?

Yahudi ileri gelenleri ve âlimleri kitaplarinda daha önce rastladiklari isaret ve müjdelerin açiga çiktigini gördüler. Kimsenin haberi olmadan en önce onlar bu müjdeyi verdiler.

O gece Yahudi âlimleri semâya bakýp "Bu yildizin dogdugu gece Ahmed dogmustur" dediler.(1)

Bîr Yahudi Ileri geleni Mekke'de Peygamberimizin dogdugu gece, içlerinde Hissm ve Velid bin Mugire, Utbe bin Rabia gibi Kureys ileri gelenlerinin bulundugu bir toplantida,
- "Bu gece sizlerden birinin çocugu oldu mu?" diye sordu.
- "Bilmiyoruz" diye cevap verdiler.
Yahudi, "Vallahi sizin bu ihmalinizden igreniyorum!
"Bakin, ey Kureys toplulugu, size ne söylüyorum, iyi dinleyin. Bu gece, bu ümmetin en son peygamberi Ahmed dogdu. Eger yanlisim varsa, Filistin'in kudsiyetini inkâr etmis olayim. Evet, onun iki küregi arasinda kirmizimtirak, üzerinde tüyler bulunan bir ben var" dedi.

Toplantida bulunanlar Yahudinin sözünden hayrete düstüler ve dagildilar. Her birisi evlerine döndügünde bu durumu ev halkina anlattilar. "Bu gece Abdülmuttalib'in oglu Abdullah'ýn bir oglu dogdu. Adini Muhammed koydular." haberini aldilar.

Ertesi gün Yahudiye vardilar:
"Bahsettigin çocugun bizim aramizda dünyaya geldigini duydun mu?" dediler.
Yahudi "Onun dogumu benim size haber verdigimden önce midir, sonra midir?" dedi.
Onlar, "Öncedir ve ismi Ahmed'dir" dediler. Yahudi, "Beni ona götürün" dedi.
Yahudi ile beraber kalkip Hz. Âmine'nin evine gittiler, içeri girdiler.
Pegamberimizi Yahudinin yanina çikardilar. Yahudi Peygamberimizin sirtindaki beni görünce, üzerine bayginlik geldi, fenalasti. Kendine gelip ayildigi sirada,

"Ne oldu sana, yaziklar olsun" dediler.

Yahudi, "Artik Israilogullarndan peygamberlik gitti. Ellerinden kitap da gitti. Artik Yahudi âlimlerinin kiymet ve itibarlari da kalmadi. Araplar peygamberleriyle kurtulusa ereceklerdir.

"Ey Kureys toplulugu, ferahladiniz mi? Vallahi size, dogudan batiya kadar ulasacak bir güç, kuvvet ve bir üstünlük verilecektir" dedi.(2)

Kâinatin Efendisini dünyaya getiren bahtiyar annenin henüz dünyaya gelmeden görüp gördükleri çok manaliydi..

Peygamber Efendimize hamileyken rüyasinda, "Sen, insanlarin en hayirlisina ve bu ümmetin efendisine hamile oldun. Onu dünyaya getirdigin zaman 'Her hasetçinin serrinden korumasý için bir ve tek olana siginirim' de, sonra ona Ahmed yahut Muhammed ismini ver."

Yine kendisinden çikan bir nurun aydinliginda bütün doguyu ve batiyi, Sam ve Busra saray ve çarsilarini, hattâ Busra'daki develerin uzanan boyunlarini gördügünü Abdülmüttalib'e anlatmiþti.(3)

Ayni gece Hz. Âmine'nin yaninda bulunan Osman ibn Âs'in annesinin gördükleri de söyle:

"O gece evin içi nurla doldu, yildizlarin sanki üzerimize dökülecekmis gibi sarktiklarini gördük."

Evet bu ulvî aný dile getiren Mevlid'in yazari Süleyman Çelebi bütün bu hakikatleri su beytiyle siirlestirmistir:

"Hem Muhammed gelmesi oldu yakin
Çok alâmetler belürdi gelmedin"

Rabiülevvel ayýnýn 12. Pazartesi gecesi, yapslan hesaplamalara göre, Miladi takvime göre 20 Nisan'a denk gelen gece idi.

Dünyayi sereflendiren iki Cihan Serverinin üzerini o günün bir âdeti olarak bir çanakla kapattilar.

Araplara göre o zaman, gece dogan çocugun üzerine bir çanak koymak ve gündüz olmadan ona bakmamak âdetti. Fakat bir de baktilar ki. Peygamber Efendimizin üzerine konulan çanak yarilarak ikiye ayrilmiþ, Efendimiz gözlerini gökyüzüne dikmis, basparmagini emiyordu.(5)

Evet, bu isaret her türlü küfrün, zulmün, sirkin ve her türlü bâtil inanç ve âdetlerin parçalanip yok olmasi, imanin, nurun ve hidâyetin kâinati aydinlatmasi için gönderilmis bir Peygamber idi.

Ayni gece Kabe'de tapilmakta olan cansiz putlarin çogunun basasaði devrildigi görüldü.

Ayni gece Kisra sarayinin besik gibi sallanip on dört balkonunun parçalanip yerlere düstügü ögrenildi.

Sava'da mukaddes taninan gölün suyunun çekilip gittigi görüldü.

Bin senedir yakilan ve söndürülmeyen mecusi atesinin sönüverdigi müsahede edildi.

Bütün bunlar isaret ve alamettir ki, yeni dünyaya gelen zat atese tapmayi, puta tapmayi kaldirip, Fars saltanatini parçalayarak Allah'in izni olmadan kutsal taninan seylerin kutsalligini ortadan kaldiracaktir.(6)

Iþte bu geceye Veladet-i Nebi gecesi diyor ve onun bütün kalbimizle, ruhumuzla her sene yeniden yâd edip kutluyoruz. Bütün kâinatla bu geceyi karsilayarak onun âleme tesrifine kiyam ediyoruz.
Getirdigi ebedi nura, açtigi saadet caddesine ve sünnet-i seniyyesine yeniden simsiki sarilmak ve Mevlid Kandilini vesile ederek ona yeniden biatimizi, bagliligimizi tazelemek ne yüce bir seref ve ne büyük bir saadettir.

Yüce Rabbim bizleri sevgili Resulünün sefaatine nail eylesin.

Kaynaklar:
(1)Ibn-i Sa'd, Tabakat, 1:60.
(2)A.g.e, 1:162-163.
(3)Taberî Tarihi, 2:125; Ibn-i Sa'd, Tabakat, 1:102.
(4)A.g.e., 1:102.
(5)Ibn-i Sa'd, Tabakat, 1:102.
(6)Bediüzzaman, Mektûbat,s:161,162.

Saturday, April 08, 2006

48, 49, 50… ONUM, ARKAM, SAGIM, SOLUM!

Sevgili Sehnaz'in sobesine cevaplarim;

Tüm bilim adamları(Galileo, Einstein, Newton, Maxwell, Rudherford, Pascal, Buhr ) saklambaç oynuyorlar? Einstein sayıyor diğerleri saklanıyor.Einstein kimi sobelemiştir?

Kopya cekme hakkimi kullaniyorum..tahin'in sobe yorumlarinda nergis'in verdigi cevabi tahin hanimefendi mantikli bulmus. O mantikli demisse oyledir mutlaka ;-)

Okuduğunda seni en çok etkileyen kitap?

18 yaslarinda Emine Senlikoglu’nun Bize Nasil Kiydiniz adli kitabi..Okuduktan sonra gunlerce etkilenmis, ortunme karari almistim..Henuz 1 haftalik tesetture girmisken nefsime cok agir geldigi icin basimi acmak istedim..2 gun surdu buhranim..Kuran-i kerim’in turkce mealini okumam beni kendime getirdi ve tamamen kapandim..

Takip ettiğin dergi?

Abone oldugum 3-4 tane dergi vardi..Sizinti, Yeni Umit, Altinoluk, Mektup..Aboneliklerim Internetin ucretsiz dergi yayinlari sonrasinda son buldu..
Net uzerinden farkli dergileri takip ediyorum.. Ingilizce Psikoloji dergilerini mecburen okuyorum..

Günlük gazete?

Yine net uzerinden Vakit, Yeni Safak, Zaman, Milli Gazete, The Guardian.

En yaramaz çocukluk anım?

Dogduktan sonra 1 yasima kadar hic aglamamisim..Yattigim yerden kucaklayip “bu bebek yasiyor mu?” diye kucagina alan cok olmus..Yurumeye ve konusmaya baslayinca ele avuca sigmaz (annecigimi bunaltmadan) yaramazliklarim olmus..

3 yasinda fitik ameliyati sonrasi dr “hastamiz bir kac saat bir sey yemesin” diye tembih etmis..eve babamin omuzlari uzerinde donerken seftali aldirmisim..evde anne&babam yorgunluktan uyuyunca 1 kilo seftaliyi tek basima yemisim:P dikislerim patlamis mi hatirlamiyorum;-)

5 yaslarinda cok konusur, cok soru sorarmisim..sordugum sorulardan cevremde bulunan es, dost, akraba herkesi bunaltmisim..bi aksam babam tv’de haberleri izlerken sorularim devam etmis akabinde kendimi karli havada bahcede bulmustum;-) babam bir kac kere sus, sonra sor seklinde uyardi ancak susmadigimi gorunce beni oyle bir kucaklayip bahceye cikartmisti ki bugun gibi aklimda;-) “burada istedigin kadar konus!” demesi kulaklarimda cinliyor..karda disarida donmama annemin yuregi dayanamamis iceri almisti..

En cok yaptigim yaramazlik ise surekli burnuma nohut, fasulye gibi seyler sokmam olmus..nohutlari burnuma yerlestirdikten bir kac gun sonra sis burunla kac kere dr’a goturdu annem hatirlamiyorum...

Annemin en cok kizdigi ise masa ve sandalyelerin bacaklarina surekli yazmam oluyordu ;-)

Yine kucuk yaslarda akrabalarimizla kalabalik odada biraradaydik..buyuk halam yemgemden meyve bicagi istedi..yengem duymamazliga vurunca ben atik davranip mutfaga kosarak meyve bicagini kaptim..salona girerken elimde tuttugum bicak kiz kardesim gozune girdi ve bir anda kanlar fiskirmaya basladi..sonrasinda annem telasli bir sekilde kosarak hastaneye goturdu..cok sukur gozunde hasar olusmadi..

Ilk okul 5’e giderken hafta sonunu gecirmek uzere babam beni teyzemin evinde birakmisti.. Goztepe’de Fahrettin Gokay’in koske benzer evinde yasiyordu teyzem..Evin 4 tarafi balkon, cevresi bahce, bahce meyve agaclari ve cicekler ile doluydu..teyzemin kizi ile bir sure bahcede oynayip, balkonda kosturduktan sonra SIKILMIS, pastaneye gidip dondurma, pastadan tutunda pastanede satilan akliniza gelebilecek her tur yiyecek ve icecegi almistik..hizimizi kesemedik, pastaneden cikip bakkala ugradik, posetleri doldurduk..evin arka balkonuna gecip nefes almadan hepsini kuzenimle bir guzel tukettik ;-) haftasonuni gecirmek uzere birakildigim evde misafirligim hasta olarak 1 hafta uzamisti;-)

Asil yaramazliklarim 11-19 yas arasinda yasandi ama onlar cocukluk yaramazligina girmiyor ;-)

Tv yapımcısı olsam yapmak istediğim program

Ingiliz kanali Channel 4 de ebeveynlere cinnet gecirten yaramaz cocuklu ailelere yardim sunan “supernanny” programi var.. Jo Frost 3 hafta boyunca okula gitmek istemeyen, yemek yemeyen, simarik, asi, agresif, soz dinlemeyen cocuklarla calisiyor..Kotu davranislari iyi davranislara ceviren supernanny Ingiltere’de ilgiyle izleniyor..

Dobra, samimi, durust uslubuyla Jo Frost anne&babanin davranislarini yakindan ve uzaktan (evde bulunmadigi zamanlar uzaktan kamera ile evi izliyor) takip ederek, kotu davranis arkasinda yatan ana sebebleri ortaya cikartarak aile icerinde yasanan disiplin hatasi sorunlara gercekci cozumler buluyor..Denenmis, test edilmis tekniklerini aileye recete olarak sunuyor..Cocuklarin kotu davranislarini duzeltmekte oldukca basarili Jo Frost Uk’de basarisini tanittiktan sonra usa’de yasayan sorunlu cocuklara yardim eli uzatmaya gitti..

Tv yapimcisi olsam boyle bir program yapmak isterdim..

Sobelemek istedigim blogcular ney, hicanka, pur, cem ve lao..Cevaplamak isterlerse tabi..

Friday, April 07, 2006

Tuesday, April 04, 2006

Darwin teorisi ;-))

Bir Dogum Gunu..

Bir varmis, bir yokmus, evvel zaman icinde kalbur saman icinde yillar once fazlasiyla tatli, ziyadesiyle sirin bir minik dunyaya gelmis, minik ayaklariyla yeryuzune adim atmis.sagir sultanin zarini yirtarak.., kainati cigliklara bogarak.. Kucagina alan buyuklerine safiyane ve samimane , henuz harama isabet etmemis gozlerinden nurlar sacmis ve kulaklarina ne besaretler fisildamis... Kokusu cennetten henuz geldiginin ispatiymis.. Validesinin incitirim teyakkuzu icinde kucaginda yerini alan bu kerime... kirlarda acan yasemin’lerin bahar mujdecisi olarak tezahur etmis..

Mevlid-i kerime’nin ( minik yasemin’in dogum gununun) Sefkat peygamberinin veladetine tekabul etmesi farkli bir boyut katmis onun hayatina..

Once anne demis, sonra baba..Bu haliyle ailede validesini en cok sevenmis o... baskalari annesinin elini birakmamacasina siki siki tutarken, o kosa kosa gitrmis okul siralarindaki yerini almak icin.....

Devami seneye ;-))

Monday, April 03, 2006

Tereyagi ve Sut..

Bir arkadasim bugun babaannesinin ona kucukken soyledigi sozu soyledi..

ASİL AZMAZ, BAL KOKMAZ...KOKARSA YAG KOKAR...ONUN ASLI AYRANDIR!

Bu tur sozleri buyurken bizlerde buyuklerimiz yani dedelerimiz, anneanne, babaannelerimizden surekli duyardik..Onlar okumamis, egitim almamis ama ne kadar anlamli konusurlardi.. Buna benzer olarak Said Nursi Hz.lerinin de bir sozu var..

Muslumani tereyagina, gayri muslimleri sute benzetiyor..

Sut bozuluncada ise yarar, lor olur vs ama yag bozulunca hic bir ise yaramaz olur artik..

Anlam baglantisi kurmak gerekirse, her iki sozde de maddenin bozuldugunda, donustugu sonucun nedenini goruyoruz..

Musluman, iman cevherini korudugu surece, gunahda islese musluman olarak Allah katinda bir deger ifade ediyor..

Butun kotuluklerin basi seytan (hayvani duygularimizi serbest birakan guc) ve nefstir..Islami suura sahip olmayan insan kendine farkinda olmadan kotuluk yapar..

Okudugum bir yazida verilen ornek hosuma gitti..

Bir yol dusunelim yolun iki tarafinda beyaz ve kirmizi isik veren sinir taslari vardir. Elimizde trafik rehberi onumuzde kilavuz olan bir trafik polisi vardir. Ayrica Allah insana akil da vermistir. Simdi polis yolu gosteriyor, trafik rehberi yol hakkinda bilgi veriyor sinir taslari yolun sinirlarini ciziyor akil da dogru yol bulabiliyorken bir kisi bu yolda kaza yapsa, yoldan ciksa ucuruma dusse suc kimde olur? Soforde mi, kilavuz (polis) da mi, rehber de mi, sinir cizgisi taslarinda mi?

Ayni sekilde Allah insana sinir cizmistir. Bu taslar ayet ve hadislerdir. Trafik polisi peygamberdir. Trafik rehberi kitabimiz Kuran’dir. Akli da Allah vermistir hala daha insan ucuruma, cehennem cukuruna duserse suc insanda olmaz da kimde olur?

Sura suresi ayet 30: " Sizin basiniza gelen kotulukler ancak elinizle kazandiklarinizin, yaptiklarinizin sonucudur. "

Bir musibetle mi karsilastik o bizim kendi elimizle yaptigimiz kotuluklerin dogal sonucudur. Baska suclu aramak sorumluluktan kacmaktir. Mesela bizler kendi elimizle (parfumle, egzozla...) ozon tabakasini deliyor sonucta gunesin zararli isinlarina maruz kaliyoruz.

Her olayda suclu aramaktansa sorunun asil kaynaginin ne oldugunu dusunmek gerekir..

Sunday, April 02, 2006

Ceviz Beyin..



Gecen sene beyin ve islevi uzerine sinavimiz vardi..Sinav oncesi ayni siniftan arkdasim ile bulustugumuzda elinde ceviz oldugunu fark ettim. Tatli, sekerli besinler zihin acar dusuncesiyle buyuklerimiz tarafindan yedirilirdi, herhalde cevizin de boyle bir etkisi vardir diye dusundum ilk basta;-)Ne zaman yiyecek diye beklemeyte koyuldum..Arkadasim ise cevize bakarak surekli beynin farkli bolumlerinin isimlerini tekrarladigini gordum ve benzerligi anladim..O zamanlar bana cok mantikli gelmisti..Bu resimde benzerligi isplatlamis iste..

Arkadasim akilliymis masaallah..

Butun organlarimiz gibi beynimiz de en mukemmel sekilde yaratilmis ve hizmetimize sunulmustur. Allah abes is yapmadigina gore her hucrenin hatta her zerrenin kendine has vazifeleri vardir. Insan basit ve sabit bir madde degildir.

Beynimizi taniyalim;

* Yaklaşık 1.400 gram ağırlığındaki insan beyninin % 90’ı sudur.

* Beyin zarları arasında dolaşan koruyucu serebro-spinal sıvı günlük olarak yenilenir (400-500 ml/gün).

* Görme sinirlerimizdeki optik liflerin sayısı 1.200.000’dir.

* 100 milyar hücre arasındaki bağlantıların (sinaps) sayısı 60 trilyondur. Her hücrede bir milyara yakın protein, her proteinde ise 40.000 atom bulunmaktadır. Amino asitlerin yanlış bir dizilişi zehir tesiri yapabilmektedir

* Her gözde 130 milyon ışık alıcı hücre vardır. Buraya gelen sinyaller 5 santimetrelik görme siniriyle beyne ulaşır.

* Göz, bir anda beyne 1,5 milyon bilgi sinyali gönderir.

* Bütün hücreler gibi beyin hücreleri de atomlardan oluşmuştur. Bir hücrede 10 katrilyon atom vardır.

Kategorize edelim..

Üç türlü insan vardır:

1.) Allah’ı bulanlar ve O’na hizmet edenler;
2.) O’nu aramakla meşgul olup, henüz bulamayanlar;
3.) O’nu, ne arayan, ne de bulanlar, zaten bunlar arayıp bulma çabası da göstermezler.

1.) İlk gruba girenler, akıllı ve mutlu,
2.) Ortadakiler ise mutsuz ve/fakat akıllıdır.
3.) Sonuncu grubun insanları ise, aptal ve mutsuzdur.

Blaaise Pascal

Saturday, April 01, 2006


Omar Faruk Tekbilek - I Love You
Video sent by cordial